Borçka Kaymakamı Fatih KIZILTOPRAK’ın 01.04. 2011 tarihinde Macahel’i ziyareti sonrasında yöre sorunlarıyla ilgili bir toplantı yapıldı.
 
15.04.2011 tarihinde Borçka Kaymakamlığı toplantı salonunda, Borçka Kaymakamı Fatih KIZILITOPRAK’ın başkanlığında gerçekleşen toplantıya;

İl Çevre ve Orman Müdürü Etem BOZ,
İlçe Orman İşletme Müdürü Şenol RUÇOĞLU,
İlçe Tarım Müdürü Galip BAYKAL,
KÖYDES İlçe Müdürü A. Selman ERTÜRK,
AGM Orköy Şube Müdür V. Muharrem KARA,
ORKÖY Genel Müdürlüğü Mühendisi Yusuf KURT,
İl Çevre ve Orman Müdürlüğü Biyolog Orhan KARAKAYA,
ORKÖY Genel Müdürlüğü Proje Şube Müdürü Dursun KEPENEK,
Camili Bölge Şefi Yusuf AKSU,
ORKÖY Mühendisi Semra KAMBUR,
Uğur Köyü Muhtarı Halit YILDIZ,
Efeler Köyü Muhtarı Muhammet CESUR,
Maral Köyü Eski Muhtarı Hasan ŞİMŞEK,
Düzenli Köyü Eski Muhtarı Osman ÖNDER,
Camili Çevre Derneği Başkanı Hasan YAVUZ ve Macahel’den çok sayıda vatandaş katıldı.

Toplantının açılış konuşmasında Borçka Kaymakamı Fatih KIZILTOPRAK; “Macahel bölge halkının sorunları ve çözüm önerileri için sizlerin de fikrini almamızda her zaman yarar sağlayacağı düşüncesi içerisinde olduğumuz için toplantıya iştirak etmenizin faydalı olacağını düşündük, sizlerin bizlere önerebileceği çözüm önerileri doğrultusunda üst makamlarımıza sırasıyla sorunlarınız iletilecektir” dedi.

İl Çevre ve Orman Müdürü Etem BOZ bölgede yapılan çalışmalar hakkında kısa bir bilgi verdi ve Bölgenin biyosfer rezerv alanı ilan edildiğini, bölgenin bu bakımdan özel bir öneme sahip olduğunu belirterek, toplantıya katılan bölge halkının ve ilgili kurumların görüş ve önerilerinin dinlenmesini talep etti.

ORKÖY Genel Müdürlüğünden Dursun KEPENEK, “Bölgede halkın katılımını sağlayarak neler yapılabileceğini, katılımcıların taleplerinin ne olduğunu, bunun yapılabilirliğinin ne olduğunu dinlemek istiyoruz” dedi.

Borçka İlçe Orman İşletme Müdürü Şenol RUÇOĞLU, Bölgede bir Bal Ormanı oluşturulması, bunun için bir patika yol yapılması çalışmalarına devam edildiğini söyledi.

İl Çevre ve Orman Müdürlüğü, Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğünden Biyolog Orhan KARAKAYA; Bölgede üretilen bal için sertifikasyon çalışmasının devam etmekte olduğunu, çalışmaların büyük oranda tamamlanmak üzere olduğunu, bölgede bal üreten üreticilerin anlaşma imzalayarak sertifikasyon uygulamasına geçebileceklerini, kendilerine müracaat eden 182 vatandaştan 35 kişinin başvurusunun uygun görüldüğünü söyledi.

Borçka İlçe Tarım Müdürlüğü Bölge Proje Danışmanı Ziraat Mühendisi Ekrem MERTTÜRK; organik bal üretiminde ilaç ve mum konusunda bazı noksanlıklar ve uygunlukta sorunlar yaşandığını söyledi.

Efeler Köyü Muhtarı Muhammet CESUR; turizm, hayvancılık, arıcılık ve ev pansiyonculuğu, yayla pansiyonculuğu, yolların ıslahı, yaban hayvanlarına karşı koruma ve o hayvanların yem ihtiyaçlarının karşılanması için yabani meyvelerin uygun yerlere dikilmesi önerisini sundu.

Uğur Köyü Muhtarı Halit YILDIZ; arıcılık, tarım, hayvancılık, turizm konusunda destek verilmesi, özellikle arıcılıkta hastalık ve zararlılara karşı mücadele konusunda bilgilendirme yapılması, bölgede yapılabilecek yöreye uygun hayvan türlerinin geliştirilmesi, balın pazarlanması, birlik veya kooperatif şeklinde, örnek olarak bölgede yıllık 10 ton bal üretiliyorsa piyasada bu ad altında belki 30-40 ton bal satıldığı, bunun önüne geçilmesi gerektiği önerisinde bulundu.

Borçka Kaymakamı Fatih KIZILTOPRAK; bu konunun Arıcılar Birliği ile yeniden bir araya gelerek görüşülmesini, hayvancılık konusunda ORKÖY tarafından hibeli veya hibesiz kredi desteğinin sağlanılabilmesi için gerekli çalışmaların yapılmasını istedi.

Macahel bölgesinde arıcılık yapan bir vatandaş; Bal Pazarı konusunda bir sıkıntılarının olmadığını, ancak dışarıdan bal getirilerek bölge adı altında satılmakta olduğunu, Tema Vakfı’nın 114 üreticiden yıllık 40 ton organik bal alarak sattığını, Gürcistan’dan kaçak yollardan ana arı getirilerek bölgeye satıldığını, Sarp Sınır Kapısının bu konuda daha dikkatli davranması gerektiğini iletti.

Maral Köyü Eski Muhtarı Hasan ŞİMŞEK; özellikle ORKÖY kredileriyle bölgenin desteklenmesi gerektiğini, Tema Vakfında eskiden çalışan Davut AVCI’nın görüşlerine katılmadığını, bal pazarlama konusunda sıkıntıların olduğunu, Çevre ve Orman Bakanı Sayın Veysel EROĞLU’nun bu konuda söz verdiğini, bizzat reklam çalışmalarına katılacağını müjde ettiğini, Borçka ve Ankara’da Camili balı ile ilgili bir temsilcilik açılmasını, tanıtım sıkıntılarının aşılmasında yardımcı olunmasını istedi.

Düzenli Köyü Eski Muhtarı Osman ÖNDER; “Bölgede üretilen Macahel balı bizim elimizden çıktı. Başkaları bunu sahiplenerek bölgeye zarar veriyor. Tarım İlçe Müdürlüğü bu konuya sahip çıksın” dedi.

İlçe Tarım Müdürü Galip BAYKAL, konuyla ilgili şikayetlerin ALO 174 hattına iletilmesini istedi.

Camili Çevre Derneği Başkanı Hasan YAVUZ; ilk amaçlarının bölgeyi korumak, bölgede ne değer varsa örneğin; arı, bal, ana arı gibi, onun korunması olması gerektiğini, bölge halkı olarak örgütlenme sıkıntılarının olduğunu, ferdi olarak başarılı olamadıklarını, bölgede bal üreticilerinin taşeron firmalara yem olduklarını, kurumlardan yeteri kadar destek aldıklarını, ancak üreticiler olarak bir araya gelip de taleplerini doğru iletemediklerini, bölgede gen bankası kurulacağının söylendiğini, ancak bu konuda bir ilerleme olmadığını, ORKÖY tarafından ekonomik ve sosyal amaçlı kredilerle bölge halkının desteklenmesi gerektiğini söyledi.

ORKÖY Genel Müdürlüğü Şube Müdürü Dursun KEPENEK’in örgütlenme konusundaki sıkıntının ne olduğu yönündeki sorusu üzerine Hasan YAVUZ; bölgedeki 6 köyü temsilen 27 kişi ile Camili Çevre Derneği’ni kurduklarını, daha sonra bölgenin tanındığını, dışarıdan çeşitli sivil toplum kuruluşları ve dünya bankası destekli projenin bölgeye girmesi, etrafta olmayan hayali büyük paralar ifade edilerek, kendi aramızda gereksiz polemiklere girdiklerini itiraf etti.

Yaklaşık bir buçuk saat süren toplantının ardından, sorunları yerinde incelemek üzere toplantıya iştirak eden bazı yetkililer Macahel’e gitmek üzere yola çıktılar.

Kaynaklar: Artvin Dost Gazetesi ve Alkan Gazetesi

YORUM: Öncelikle Borçka Kaymakamı Sayın Fatih KIZILTOPRAK’ın, yöremizin sorunlarını ilk elden öğrenmek ve bunlara çözüm bulmak amacıyla gerek yöreyi bizzat ziyaret etmesini gerekse Borçka’da böyle bir toplantı düzenlemesini takdir ve şükranla karşılamak gerekir.

Bu bağlamda düzenlenen toplantıda dile getirilen görüşlerin kısaca değerlendirilmesinde yarar vardır.

İl Çevre ve Orman Müdürü Etem BOZ’un Macahel’in önemini, yörenin biyosfer rezerv alanı ilanına bağlaması şiddetle reddedilmelidir. Macahel doğası, insanı ve en önemlisi doğayla barışık yaşam kültürü itibariyle eski tarihlerden bu yana kendine özgü bir öneme zaten sahiptir. Bilakis son yıllarda biyosfer rezerv statüsü dahil çeşitli şekillerde bölgenin kontrolsüz bir şekilde turizme açılması ve bunun beraberinde getirdiği tehdit, Çevre ve Orman Müdürlüğü açısından önem taşımalıdır.

Biyolog Orhan KARAKAYA ve Ziraat Mühendisi Ekrem MERTTÜRK tarafından dile getirilen bal için sertifikasyon ve organik üretim hususunda, yöre dışı kuruluşlar ve yandaşları lehine haksız rekabet oluşturucu bir durumun oluşmamasına dikkat edilmelidir. Toplu sertifikasyon adı altında herkesten sertifikasyon ücreti alınması, buna karşılık pazarlama ve satış noktasında sadece belirli kişi ve kuruluşların avantaj sağlaması olası haksızlık örneklerinden biridir. Diğer yandan Macahel’in doğal haliyle zaten organik üretime sahip olması karşısında, maliyetli bir çalışma olan sertifikasyon konusunun gerekliliği tekrar düşünülmelidir.

Efeler ve Uğur Köyü Muhtarlarının, tarım, hayvancılık ve arıcılık konusundaki önerileri yerindedir. Yörede son yıllarda özellikle hayvancılık son derece gerilemiş durumdadır ve mutlaka çeşitli teşvik-destekleme önlemleri alınmalıdır. Buna karşılık turizm konusu her açıdan ihtiyatla yaklaşılması gereken bir husustur. Turizm ve bu bağlamda pansiyonculuk, sıcak para ve nispeten kolay bir yolla ekonomik kazanç sağlaması itibariyle ilk planda cazip görünebilir. Hali hazırda birçok pansiyonun başta vergi mevzuatı olmak üzere ilgili mevzuatın gereklerini yerine getirmediği bilinmektedir. Bu yükümlülükler yerine getirildiğinde elde edilecek kazanç miktarı da cazip olmadan çıkabilecektir. Bunun dışında kontrolsüz turizmin getirdiği nüfus yoğunluğunun, yöre doğasına ve kültürüne olan olası zararları genel bir tehlike olarak durmaktadır. Dolayısıyla özellikle yaylalarımızın, pansiyonculuktan ziyade hayvancılık için değerlendirilmesine öncelik verilmelidir.

Arıcılıkla ilgili olarak Davut AVCI, Maral Köyü eski Muhtarı Hasan ŞİMŞEK ve Düzeni Köyü eski Muhtarı Osman ÖNDER’in görüşleri birlikte değerlendirildiğinde, eski muhtarlarımızın isabetle vurguladıkları gibi, arıcılığın pazarlanması konusunda ciddi bir sorun vardır. Her şeyden önce bu konunun, yörede istenmeyen Tema Vakfı’nın tekelinden her yönüyle çıkarılması şarttır. Bu hususta Tarım Bakanlığının bölgede bir arıcılık merkezi kurması, böylece arıcılıkla ilgili teknik bilginin bölge halkına kamu yararı temelinde yayılması, pazarlama-fiyat belirleme konusunda düzenleyici bir fonksiyon üstlenmesi en büyük taleplerimizden biridir.  

Son olarak Çevre Derneği Başkanı Hasan YAVUZ’un görüşleri değerlendirildiğinde, ilk hedefin bölgeyi her yönüyle koruma olması gerektiğine dair yaklaşımına katılmamak mümkün değildir. Ancak bu korumanın kapsamı ve araçları iyi belirlenmelidir. Bölgenin öncelikle sözde bölgeyi koruma-kalkındırma iddiasındaki kişi ve kurumlardan kurtarılması, onlara karşı bir korumanın sağlanması gerekmektedir. Ne yazık ki Çevre Derneği şimdiye kadarki duruşuyla bu gibi kişi ve kurumların en büyük destekçisi, adeta içimizdeki Truva atı rolünü üstlenmiştir. Bundan vazgeçilmedikçe Dünya Bankası destekli projede olduğu gibi polemikler artarak devam edecektir. Yeri gelmişken, Dünya Bankası destekli projeyle iç içe olan, bundan hibe alan kurumların başında Çevre Derneğinin geldiğini hatırlatmak gerekir.