Borçka Kaymakamlığı ile Borçka İlçe Tarım Müdürlüğü tarafından hazırlanan “Borçka Macahel ve Karagöl Keşfetmek Lazım” adlı projenin, Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA) tarafından kabul edildiği bildirildi.

Borçka İlçe Tarım Müdürü Galip Baykal ve Ziraat Mühendisi Özgür Çebin’in katkılarıyla hazırlandığı belirtilen projenin, DOKA’nın Turizmde Bölge Potansiyelinin Harekete Geçirilmesi Yönelik Mali Destek Programı kapsamında 2010 yılı teklif çağrısı döneminde sunulduğu ifade edildi. Projenin amacının, 2005 yılında UNESCO’ya yapılan başvuru çerçevesinde Türkiye’nin ilk biyosfer rezerv alanı olarak belirlenen Camili yöresinin yerli ve yabancı turistlerin yoğun olarak ziyaret ettiği bir bölge haline gelmesi bağlamında, yörenin turistik ve organik tarım konusunda tanıtımını yapmak ve bitki çeşitliliği tanıtmak olduğu ifade edildi. Ayrıca projenin uygulanmasıyla bölgenin tanıtımının yanı sıra, bölge halkının sosyo-ekonomik ve kültürel yapısına önemli katkılar sağlayacağı ileri sürüldü.

Öte yandan projenin, Borçka-Karagöl yolunun son 5 kilometresinin parke kilit taşıyla döşenmesine dair “Taşlar Kilitli, Yollar Açık” adlı projeyle birlikte toplam maliyetinin 1 milyon TL olduğu açıklandı.

Kaynaklar:

http://www.borcka.gov.tr/default_B1.aspx?content=144

http://www.tarim.gov.tr/Duyurular,haber_Detayli_Gosterim.html?NewsID=2200

http://www.coruhpostasi.net/haber/727/borcka-macahel-ve-karagol-kesfetmek-lazim-projesi-hayat-buluyor.html

YORUM: Öncelikle Camili Bölgesinin, UNESCO’ya, yöre halkının bilgi ve iradesi dışında yapılan başvuruyla biyosfer rezerv alanı ilan edilişi ayrı bir tartışma konusu olup, yöremizin bu sıfatla öne çıkarılmasını reddediyoruz.  

Konuyla ilgili olarak ise, yöremize yönelik bu gibi turizm yoğunluğunu artıracak girişimlerin, proje veya faaliyetlerin yöreyi hızlı bir tükenişe doğru sürüklediğini vurgulamak gerekir. Macahel gibi bölgelerde yapılan turizm, eko turizm adı altında yapılıyor olsa da, yapılaşma-tesisleşme, trafik ve insan kalabalığı, çevre kirlenmesi, doğal ve kültürel alanlara bilinçsiz müdahaleler gibi olumsuz sonuçlar ortaya çıkarmaktadır. Ayrıca bölgedeki turizm faaliyetlerinden elde edilen gelirler bölge insanının yaşam standardını yükseltmemekte, turizm faaliyetlerinin maliyeti ve uzmanlaşma gerektirmesi nedeniyle çok az sayıda kişi bu gelirlerden pay alabilmektedir.

Bu nedenle, Macahel’in doğasının ve kültürünün kirlenmesini hızlandıran turizm faaliyetlerini artırıcı girişimlerden uzak durulması Macahel’in korunmasına verilecek en büyük destek olacaktır. Bölgeyi ziyaret eden bilinçli insanlar, Macahel’in, kontrolsüz bir biçimde yaygınlaşan turizm faaliyetleri yüzünden 10 yıl içerisinde kirleneceğini, bu nedenle Macahel’in güzelliklerinin bu süre zarfında, çok geç olmadan görülmesi gerektiğini söylemektedirler. Doğayı kendi halinde bırakmak en büyük korumadır. Dolayısıyla projenin ismine atıfla, “Borçka Macahel ve Karagöl’ü Keşfetmemek, Kendi Haline Bırakmak Lazım!” diyor ve ayrılan bütçenin Macahel’in çok daha önemli sorunları için harcanmasını diliyoruz.