Yazan : MacahelBizimdir


GEF-II’nin verdiği yanıtlara ilişkin açıklamalar

GEF-II’ye genelde merak edilen konulara ilişkin sorduğum sorulara geniş sayılabilir bir yanıt geldi. Bu yanıta ve bunun çağrıştırdığı başka konulara ilişkin bazı açıklamalar, yorumlar daha yapılabilir, yeni bazı sorular akla gelebilir. Bunları yanıtların hemen altında yazmak pratik olacaktır:

“Hibe başvuru formunun 4 proje alanı için hazırlanmasının temelinde,Dünya Bankası onay sürecinin daha kolay olması ve 4 proje alanında ortak dil ve uygulamaların geliştirilmesi yatmaktadır.Aşırı otlatma,kontrolsüz turizm,ağaç kesimi,koruma alanı gibi ifadeler de 4 proje alanı için ortak olan konulardır.Hibe başvuru formunda bu ifadelerin geçmesinden duyulan rahatsızlığın nedeni anlaşılamamıştır.Bu sorunlar Camili Proje alanında yoksa çözüme daha kolay ulaşılacak demektir ve bu durum proje yönetim birimince fırsat olarak algılanmaktadır.Camili Proje alanı için oluşturulan tehdit analizini ilgilenler proje yönetim biriminden temin edebilirler.

Dünya Bankasından daha kolay onay almak veya ortak bir dil geliştirmek için dört proje alanı için de ilgili-ilgisiz tehditlerin, amaçların birlikte belirtilmesi genel olarak bu konunun ciddiyetten uzak ele alındığını gösteriyor aslında. Burada bir bakıma Dünya Bankasına da aslında olmayan tehditler, dört bölgede de varmış gibi gösterilerek yanıltıcı bilgi verilmesi söz konusu. Eğer bu politika, merkezi GEF yönetiminin, bu arada pilot bölgeleri seçenlerin (bunların üzerinde etkili olanların) genel olarak benimsedikleri politika ise bu daha önceki bir makalemde işaret ettiğim bir şüphemi hatırlattı. O da Macahelin pilot bölge seçilmesi aşamasında da bir kısım kişi ve kuruluşların, birtakım hayali tehditlerle, yetkilileri yanıltarak yöreyi pilot bölge seçtirdikleri ve böylece uzun vadeli planlarına ortam sağlamayı amaçladıkları olasılığıdır (“GEF-II Projesi’nin ve Macahel’in Pilot Bölge Seçilmesinin Amacı Üzerine Düşünceler” (http://macahelbizimdir.sitemynet.com/macahelyazilari/taydin2.html). Bununla bağlantılı bir başka şüphe ise, hiçbir geçerli nedeni ve yararı yokken Efeler-Gorgitin koruma alanı ilan edilmesinde de aynı yanıltmaların rol oynamış olabileceğidir. Bu konunun aktörlerinin kim olabileceğini Macahelliler olarak iyi biliyoruz.

Ortak dil geliştirme her pilot bölgeye yönelik tehditlerin, gerçekçi olarak ve o bölgeye özel belirlenmesi durumunda da mümkündür. Belirli temel amaçlar (örneğin, sürdürülebilir yönetim gibi) ortak belirtilip, her proje alanı için alt amaçlar saptanabilir. Ortak olduğu belirtilen Aşırı otlatma,kontrolsüz turizm,ağaç kesimi,koruma alanı gibi ifadeler Macahel için gerçekçi ve geçerli değildir. Bunların niçin doğru olmadığı bu sitede yer alan Faaliyetler/GEF-II Projesi-Projenin Değerlendirilmesi (D. Proje Gerekçesi) ve Faaliyetler/Macahel Projesi sayfalarında yöre gerçekleri dikkate alınarak açıklanmıştır. Macahelde, diğer nedenler (yayla geleneği gibi) bir yana, halihazır hayvan ve mera potansiyeli oranlandığında aşırı otlatmanın tehdit olması fiilen mümkün değildir. Ağaç kesimi, Devlet izniyle yapılan istihsal bir tarafa bırakılırsa, kişisel ihtiyaç için kesilenler, orman potansiyeli,yenileme hızına bakıldığında tehdit olmaktan uzaktır. Yakacak şöyle dursun, yöredeki ahşap evler yeniden yapılsa bile bir tehdit oluşmayacaktır. Kontrolsüz turizm, yörenin değil, yöre dışı kişilerce oluşturulan ve anlaşılmaz bir çelişki olarak GEFçe de desteklenen (hem doğayı koruma hem de doğa için en potansiyel tehdidi destekleme) bir tehdittir. Aslında bunun teminatı askeri yasak bölge idi ama bir kısım kuruluşların üstün girişimi (kendi turizm çıkarlarına engel olduğu için!) ve GEFin yine büyük bir çelişkiyle bunu desteklemesi sayesinde bu önemli sigorta da yok edildi. Bu tehdide bir başka makalemde değinmiştim. (GEF-II’nin Askeri Yasak Bölgenin Daraltılması ve Okul Gezisi Faaliyetlerinin Eleştirisi http://macahelbizimdir.sitemynet.com/macahelyazilari/taydin3.html). Bunun sınırlanmasının başka sonuçları yine sitede sayın Hasan Şimşek tarafından, kendisiyle yapılan söyleşide belirtiliyor.

Bunların başvuru formunda yer almasından niçin rahatsızlık duyuluyor diye sorulmuş. Bunlar, yani gerçekçi olmayan tehditler, sadece başvuru formunda değil, projenin kendisinde Camili ile ilgili tehditler bölümünde yer alıyor ve Camili bu nedenle pilot bölge seçildi deniyor. Form bunun bir tekrarı. Dolayısıyla tepki aslında projedeki bu ifadelere..Eğer projedeki bu ifadeler de yöreyi daha kolay pilot bölge seçtirmek için Dünya Bankasına yönelik değilse.

Deniyor ki bu sorunlar (yani gerçekçi olmayan tehditler) Macahelde yoksa demek ki daha kolay çözüme ulaşılacak ve bu bir fırsattır. Bu cümle eğer bilinçli olarak kullanılmışsa, projenin Camilideki varlık gerekçesini, yani kendisini inkar etmesi demektir. Proje gerçek olduğu ileri sürülen bu sorunlar nedeniyle var değil mi,Camili bu sorunlar nedeniyle pilot bölge ilan edilmedi mi? Bunlar projenin gerekçesinde (yani projenin niçin yapıldığını ifade eden bölümde) Camili için yazılan şeyler değil mi? Eğer gerçekçi olmayan bu sorunlar dahi yoksa, Proje yönetimi hangi olmayan sorunda daha kolay bir çözüme ulaşacak??İşte, aslında projenin Macaheldeki sorunu budur: Yani gerçekçi bir sorun ortaya koyamaması (ama proje bu konuda haksız değildir. Çünkü bu anlamda yörede belirlenebilecek gerçek bir sorun yoktur, proje ve dış unsurlarla yaratılan sorunlar hariç) veya gerçekçi olmayan sorunlara yine gerçekçi olmayan çözümler üretmeye çalışması.

Bu bağlamda Camili için bir tehdit analizi oluşturulduğu söylenmiş. Eğer mümkünse bu analizin site ortamında kamuoyuna açılmasını bekliyoruz. Asıl proje dışında yeni veya farklı ne gibi tehditlerin öngörüldüğü böylece kamuoyuyla paylaşılmış, tartışılmış ve eğer gerçek payı  varsa ciddi çözümlerde katkı sağlanarak birlikte hareket edilmiş olur.

Hibe Başvuru formu,Hibe Uygulama Kılavuzu,Hibe Sözleşmesi,projenin 2.yılından beri bir dizi revizyondan geçerek son aşamaya getirilmiştir.Hibe ile ilgili çalışmaları 'şekilsel manada' işlermiş gibi tanımlamak,kısıtlı personel ve çeşitli zorluklar altında iş üretmeye çalışan Camili Proje Yönetim Birimine haksızlıktır.İlgililerin alternatif önerileri varsa Proje Yönetim Birimine ulaştırması yapılan çalışmaların geldiği noktayı değerlendirmek açısından önemli bir kriter olacaktır..

Proje yönetiminin kısıtlı personele sahip olması önemli bir gerekçe ancak, katılımcı olduğu her fırsatta söylenen bir proje açısından bunun söylenmesi, gerekli katılımın sağlanamadığı gerçeğinin de bir ifadesidir. Bu sitede çeşitli yazılarda (Sitenin GEF bölümünde bu yazılar, site yönetimince toplu olarak yansıtılmış) yöre gerçeklerinden yola çıkılarak birçok alternatif sunulmuştur. Ayrıca Macahel projesi taslağı olarak ifade edilen çalışma başlı başına alternatiftir, fakat yönetim biriminin gerekli ilgiyi göstermediği, çeşitli yazı, röportajlardaki sitemlerden anlaşılıyor.

Geleneksel kullanım yönetim planında ve Orman Amenajman Planında işlenmeye çalışılmaktadır.Ancak Proje Yönetim Birimi kanun koyucu konumunda değildir.Projenin Yasal düzenlemeler konusunda çalışan bir komitesi mevcuttur.Yönetim planında yer alan geleneksel kullanımın yasal çerçevede nasıl ele alınıp çözüme kavuşturulacağı yapılacak çalışmalar sonunda ortaya çıkacaktır.Geleneksel kullanımdan kasdedilen özel orma statüsü ise mevcut yasalarda,özel ormanların nasıl tescil edileceği,nasıl işletileceği hükme bağlanmıştır.Kim daha iyi koruyor?Ben daha iyi koruyorum ! Devlet daha iyi koruyor ! gibi yaklaşımlar bir süre sonra kısır bir döngüye dönüşmektedir.Önemli olan Camili gibi uluslararası öneme haiz bir ekosistemler bütününün daha etkin olarak korunmasının nasıl sağlanacağıdır.Projenin ana amaçlarından biri bu etkin koruma,kullanma ve yönetme modelinin oluşturulması ve uygulanmasıdır.

Geleneksel kullanım sadece orman statüsü değildir, bütünüyle yöre yaşamıdır, kültürüdür, gelenekleridir,özetle doğayla içiçe sosyal hayattır. Kanımca yörenin bu yaşam kültürünün en ince ayrıntısına kadar uzmanlarınca (özellikle doğayla bağlantılı sosyal yaşam üzerine uzman veya ilgililerce, yörelilerin destek ve gözetiminde) incelenmesi ve bu yaşamdan sürdürülebilir koruma yöntem ve kurallarının saptanması gerekir (örneğin yörenin çöp sorununu ne şekilde çözdüğü, yaban yaşamıyla ilişkisi ve problemleri, çözüm yolları gibi). Macahel proje taslağı çalışması bunun bir adımıdır, geliştirilmesi mümkündür. Elbette yörede şu anda ilk akla gelen ve yörede endişeyle karşılanan ormanların geleneksel kullanımına ilişkin gelişmelerdir. Yörenin bir orman köyü olması nedeniyle bu doğaldır. Yöre insanınca kastedilen özel ormanın, mevcut yasalardaki özel ormanın birebir karşılığı değildir. Bu konuda da sitede bir değerlendirme içeren makale vardır (Hukuki Olarak Özel Orman Statüsü ve Macahel, http://macahelbizimdir.sitemynet.com/macahelyazilari/sdursun.htm yazının III. Statünün Macahelde uygulanabilirliği bölümü). Burada kastedilen aslında bir anlamda ormanların devletleştirmeden önceki durumuna dönüştür, yani ormanların bir anlamda özelleştirilmesi hususu ki, bir TV programında Orman Bakanının da bu yönde teşvik edici açıklamalarına rastlamak sevindirici. Çünkü mevcut yasalardaki özel orman, adeta kişilerin baştan itibaren kendilerince orman oluşturması ve bunu tescil ettirip belli sınırlarla kullanmasını kapsıyor. Macaheldeki ormanların mülkiyeti konusunda Orm. Müh. Salih Yıldızla yapılan söyleşide de önemli açıklamalar var. Bu Macahel için son derece önemli ve hassastır. Onun için bu hususta, kim daha iyi koruyor vs. gibi küçümseyici, ciddiye almayan bir yaklaşımı yadırgadım doğrusu. Burada toplumsal bir gerçek var ve ormanların bu şekilde başarılı korunduğu bir gerçek. Burada bunun aksini iddia etmek mümkünse o zaman bir kısır döngü yaşanır. Mevcut orman paylaşım ve kullanımı, tüm Türkiye ve hatta dünya için etkin bir koruma modeli olarak pek ala kabul edilebilir. Projenin bu gerçeği niçin görmediği ve bunu resmileştirme yönünde adım atmadığı (proje içinde, özel mülkiyet halindeyken ormanların koruma bilinci olarak daha iyi korunduğu belirtilmesine rağmen) anlaşılır değil ve hatta başka koruma modelleri araması bir çelişki ve bir anlamda gerekçesi olmayan bir dayatma..

Turizm operatörleri ile toplantı düzenlenmemiştir.Ancak toplantı hazırlıkları sürmektedir ve 2005 in ilk yarısında toplantının yapılması hedeflenmektedir.Turizm operatörleri ile kasdedilen ülkemizde özellikle bu yörede turizm faaliyetlerinde bulunan seyahat acenteleridir.Turizmle ilgili acentelerin,yerel hükümet temsilcilerinin ve ilgi gruplarının katılımı ile yörede mevcut olan turizm sorunları,turizm için gerekli olan alt yapı eksiklikleri ve olası turizm faaliyetlerinin tehdit oluşturabilecek konuları(çöp,ziyaretçi sayısı,kirlenme vb),gibi,turizmin sağlıklı bir şekilde yöre halkına faydalı olacak biçimde geliştirilmesini sağlamak ve ortak akılla katılımcı yaklaşımla izlenecek yol haritasına ulaşmak amacıyla bu toplantı düzenlenecektir.

Toplantı ile ilgili haber, toplantının yapıldığına yönelik algılandığı için böyle bir değerlendirme yapılmıştır. Ancak orada belirttiğim endişelerin, yapılacak toplantıda en azından dikkate alınma ihtimalinin olması bakımından toplantının henüz yapılmamış olması sevindirici. Bu konuda bir başka öneri bu konuda köyler birliği bünyesinde veya önderliğinde bir turizm ve çevre kurulunun oluşturulması ve yörenin ortak kuruluşu olacak olan Birliğe belli oranda pay aktarılması, böylece turizmin yöreye “genel” bir katkı sağlaması, özelde ise paylaşımın yine ilgili kurul veya Birlik tarafından yapılması düşünülmelidir. Ancak turizmin tek ve öne çıkan bir gelir kaynağı olacak şekildeki teşviki, her yönüyle (doğası, kültürel, sosyal yapısı) yöre için sakıncalı olacağından bundan şiddetle kaçınılmalıdır.

Kar motosikletinin hem proje amaçları doğrultusunda hizmet görmek hem de acil sosyal ihtiyaçlarda kullanılmak üzere satınalınmıştır.Kar motosikleti acil durumlarda yaralı ve hasta taşımak üzere sedye ekipmanı ile birlikte satın alınmıştır.Elbette satın alınan bu araçtan bütün ulaşım sorunlarını çözmesi beklenemez.Elverdiği ölçüde az da olsa mevcut sorunların çözümüne katkı sağlayacağı da yadsınamaz.Daha önce belirtildiği gibi Proje Yönetim birimi bütün görüş ve önerilere eşit mesafededir.Ulaşım sorununun temel çözücüsü konumunda da değildir.Ancak bu konuda yöre halkından alınan görüş ve önerilerin dillendiricisi olmaya devam edecektir.

Kar motosikletinin sosyal kullanıma açık olması sevindirici. Ama, uzun virajlı ve dolayısıyla doğayı daha çok tahrip eden kilometrelerce yol yapılması yerine, özellikle kış ayları için sorunu büyük ölçüde çözecek olan tünel yapımı konusu çok önemlidir.

Proje Yönetim Biriminin 2004 yılı Kasım ayında düzenlemiş olduğu yöre halkından 38 kişi ile Kültür ve Turizm İl Müdürü ve Tarım İl Müdürlüğü temsilcisinin katılımıyla teknik geziyi,belli fikirlerin dayatması olarak algılandığı izlenimini vermek doğru değildir.Geziye katılan hiç kimseye belli fikirler empoze edilmeye çalışılmamış,bilakis ziyaret edilen yerlerde en objektif ve en doğru bilgiye ulaşılması sağlanmıştır.

Elbette gezilerde belli bir fikrin dayatılması kastedilmiyor. Ama bu gezilerin belli bir amacı olduğu ortada. Salt önceden “seçilmiş” birtakım yerlere götürülmesi de bir empozedir ve Macahelin kendi gerçekleri ile her yönüyle farklı koşulları (doğası, doğaya yönelik tehditleri, yaşam biçimi) bulunan yerler arasında karşılaştırma yapılmaya çalışılması, bundan birtakım sonuçlara ulaşmanın amaçlanması doğru değil. Doğru olma bir yana gerçekçi bir çözüm yolu değil ve şekilsel manada iş yapma eleştirisine muhatap..

Yapılan tüm proje uygulamaları herkesin görüş,öneri ve eleştirilerine açıktır.Arzu edilen herşeyin en doğrusunu yapmak ve Camili için herkesin memnun kalacağı bir çözüme ulaşmaktır.Bu konuda ne kadar çok kişi katkı sağlarsa başarı o derece büyük ve kıymetli olacaktır.”

Görüş, öneri, eleştirilere açık olma çok önemli olduğu gibi bunları önemseme de önemli (eleştirilere açıklama getirilmesi bu yolda önemli bir adım olarak değerlendirilebilir, ama doğru eleştirilerin uygulamaya da geçirilmesi, böylece katılımın fiilen sağlanması gerekir). Kanımca şimdiye kadar bu konuda söz söyleyen, yazı yazan ve yanlış biçimde, haksız olarak ve zaman zaman küçümseyerek bastırma amaçlı ‘muhalefet’ olarak değerlendirilen herkes de her şeyin en doğrusunun yapılması için uğraşmakta ve yaşam alanları için zararlı olabilecek (şimdi veya gelecekte olabilecek, bilerek veya bilmeyerek yapılan) gelişmelerin olmamasını arzulamaktadırlar.

Turhan Aydın


Yazının Kaynağı : http://www.macahelbizimdir.org/Forum.asp?forum=oku&msgid=4
Macahel Bizimdir İnisiyatifi