Ailemi ziyaret amacıyla Mart ayında Macahel’e gittiğimde, yörede yeni bir oluşumun varolduğunu, yani Camili Köyler Birliği’nin kurulduğunu öğrendim ve bundan mutluluk duydum. Bu oluşumun meydana gelmesi yöre için elzemdi; bunun için geç bile kalınmıştı. Bu kısa ziyaret esnasında Köyler Birliği’nin her ay olağan yapılan toplantıların birine katılma fırsatı buldum. Bu toplantıda olup-bitenleri ve alınan kararları sizlerle paylaşmak istiyorum.

06 Mart 2005 güneşli bahar (Pazar) sabahı saat 10.30’da Camili’de başlayan Köyler Birliği toplantısı açılış konuşmasını Başkan Hasan Şeker yaptı. İlk olarak gündemi okudu, ardından Birlik Kararlarını kısaca anlattı.

  Başkanın değindiği konular arasında Küçük Yayla geçişi için yapılması istenen tünelle ilgili yapılan başvuruydu. Bu başvuru metnini sesli olarak okudu. Ardından Birlik Meclis Üyesi Ayhan Yavuz, üç muhtarlıkça imzalı resmi başvurunun Başbakanlığa iletildiğini ve ilgili Bakanlığın (Bayındırlık Bakanlığı) Başbakan’ın talimatıyla bir inceleme ekibini Küçük Yayla’ya gönderdiğini ve gerekli işlemlerin yapılacağına dair taahhütlerini ilettiklerini söyledi. Ayrıca resmi cevabın da Borçka’ya yazılı olarak geldiğini ifade etti.

  Akabinde Birlik Başkanı, Macahel’de uygulanmak istenilen GEF-II Projesi maddelerinin tek tek Yönetim Kurulu tarafından incelendiğini, yöre için faydalı olabilecek şekilde gerekli değişikliklerinin yapıldığını belirtti. Birlik Üyelerinin görüşlerine sunmak için eski ve değiştirilmiş şekliyle projeyi yeniden mütalaa etti. Üyelerin görüşleri ve onayları alınarak, hemfikir oldukları projeyi yeniden bir taslak haline getirilerek ileride bunun bir proje başlığı altında GEF-II yetkililerine ileteceklerini beyan etti.

  Yörede yapılan amenajman çalışmalarının GEF-II projesi ile ilgili olup olmadığı olasılığını gündeme getiren Üyelere cevaben söz alan Birlik Meclis Üyesi Hasan Şimşek, sözü geçen amenajman çalışmalarının GEF-II ile bir ilgisinin olmadığını, aksine amenajman çalışmalarının Devlet tarafından yapıldığını ifade etti.

  Ardından Hasan Yavuz, GEF-II Projesindeki hibenin kaçırılmayacak bir fırsat olduğunu dile getirdi. Ayrıca bu hibenin olmaması durumunda Birliğin böyle bir kaynak bulup bulamayacağı şeklinde yönelttiği sorusuna Birlik Başkanı, kaynak problemimizin olmayacağını, gerekli kaynağı yörede üretilen ürünlerimizin Birliğin çatısı altında pazarlanarak temin edilebileceğini ifade etti.

  GEF-II’nin düzenlemiş olduğu gezilerle ilgili olarak söz açıldığında ise değişik görüşler ve Üyeleri şaşırtan bilgiler ortaya çıktı. Öncelikle ifade edilen, GEF-II Projesinde yer alan bazı maddelerin köy gelenek ve göreneklerine aykırı olması hususudur. Macahel’de organik tarımın olmasına rağmen, bunun görülmeyip organik tarımı tanıtıcı geziler düzenlenmesinin gereksiz olduğunu; ayrıca organik tarımın tanıtımı gerekiyorsa bunun Macahel’de yapılması gerektiğini, gerekçesi olarak da Macahel’de üretilmeyen herhangi bir tarım ürünün dışardan Macahel’e getirilip üretilmesinin yöre insanı tarafından yasaklanmış olduğundan dolayı böyle bir gezi organizasyonun boş bir harcama olduğu kanaatleri dile getirildi.

  Ardından düşündürücü bir olay üzerinde duruldu: GEF-II gezisinin Antalya etabında gezi katılımcılardan birinin koruma altına alınan bir köyü gezmek için proje yetkililerinden talepte bulunması üzerine, proje yetkililerinin gezi ekibinden habersiz gizlice gezilmek istenen köye varıp, köyle ilgili konuşacak olan yetkiliyi kendi istekleri doğrultusunda konuşturmak için bir şekilde ikna ettikleri iddiasıdır. Bu iddianın gerekçesi olarak o köyde dinledikleri çelişkili ifadeler ve “yetkili” ile yöre insanlarının birbirini tutmayan ifadeleri gösterildi.

  Birlik Üyelerinden biri, Borçka’daki mevcut Derneğin tamamen bertaraf edilmemesi gerektiğini ve bu mevcut bulunan Derneğinin sahibinin de yine bizler olduğunu, mümkün ölçüde istifade etmemiz gerektiğini belirtti. Ayrıca GEF-II yetkililerinin Macahel ile ilgili konularda Derneğe danışmasının bir zararı olmadığını (o sırada GEF-II projesi yetkililerinin Macahel ile ilgili konularda Derneğe danışıp bilgi almasının ifade edilmesi Birlik Üyeleri tarafından benimsenmemiş, tüm üyelerce itiraz edilmişti) ifadeleri üzerine, gerek Birlik Başkanı ve gerekse de toplantıya katılanların büyük bir çoğunluğu, yörede yapılacak bir faaliyetten bölgede yaşamı idame edenler direkt etkilendiği gerçeğiyle Camili Köyler Birliği’nin yörede yapılacak faaliyetler için hem danışma hem de karar mekanizması olması gerektiği sonuca varıldı.

  Birlik Yönetim Kurulu üyesi Süleyman Önder, biyogazla ilgili tartışmalara değinerek biyogazın aslında Macahel için gereksiz olduğunu ifade etti. 1936 yılı arazi tespit kayıtlarına göre kimi arazilerin kullanımından vazgeçilmesi sonucu arazilerin ormanlaştığı, dolayısıyla da yakıt ihtiyacının bu ormanlaşan arazilerden sağlanması gerektiğini vurguladı. Ayrıca Macahel’de hibe niteliğindeki kredilerle ilerlemenin mümkün olmayacağını, Macahel’in ziraat mühendislerinin kararlarına ve uygulamalarına uygun bir yer olmadığını ve uygulanacak projelerin başarılı olamayacağını belirterek dikkat çekici tespitlerde bulundu. Önder, “Macahel’e gelenler bölgede (Macahel’de) eleman yetiştirmiyorlar, başarının sırrı bilgidir, dolayısıyla kalifiye, bilgili eleman yetiştirilmesinin gerekli olduğunu” söyledi.

Üyelerden biri, Camili Köyler Birliği’nin ana amacının yörenin ekonomik yönünden kalkındırılması olduğunu vurguladı. Ayrıca bu amaca ulaşmak için gerekli çalışmalarının yapılması gerektiğini dile getirdi. Bunun üzerine toplantıda bulunanların, Birliğin de bu amaçla kurulduğunu, yalnız bu amacın gerçekleşebilmesinin zamanla mümkün olabileceğini ifade ettiler. Yörenin ekonomik açıdan kıymet taşıyan ürünlerin birlik çatısı altında toplanarak, külli olarak bir tüccara ya da piyasaya pazarlanması hususunda Birliğin tüm üyeleri mutabık kaldılar.

Sözü geçen konu ile ilgili Meclis Üyesi Hasan Şimşek, Macahel yöresinde ekonomik yönünden değer taşıyan ürünlerinin tespiti yönündeki istatistiki bilgilerinin, yöntem olarak vatandaşla birebir düşüncesini alarak toplanması gerektiğini ve bunun fiiliyata geçirilmesi için Birliğe talepte bulunduğunu ifade etti. Şimşek, sözlerine şöyle devam etti: “Bölgemizde yetişen ürünlerin organik olduğunu bilmeden, Birlik oluşturma aşamasında bal ve fındık konusunda Birlik adına sertifikasyon işlemlerinin, girişimlerinin ilgili Daire Başkanlığınca başlattırılmış olduğunu, bundan sonra takibin yeni oluşturduğumuz Birlik Yönetiminin üstlenmesi, bizlerin de her daim destek olmamızın gerektiğini, ayrıca bu sertifikasyon konusunun biraz zaman alacağını” belirtti.

Genel olarak Birlik Üyelerinin istekleri doğrultusunda Kararlar ise: 1- Hayvan atıklarından Camili’de biyogaz üretimi ile ilgili proje hazırlanması, yakıt olarak da orman ürünlerinin tüketilmesinin azaltılması. 2- Ziyaretçi merkezi, gözetleme ve kontrol noktaları vb. yapı merkezlerinin yapılmasının kabul edilmemesi. 3- Coşkun akan akarsuların hızını kesip doğaya verdiği tahribatın azaltılması ve alabalık neslinin üreyip çoğalmasına yardımcı olmak için akarsularda ara bentlerin yapılması konularında kararlar alınmıştır. Toplantı saat 16.00’da nihayet buldu.

Sonuç olarak şunu ifade etmeliyim; Birlik yeni kurulmuş olmasına rağmen gerek ele alınan konular bakımından gerekse de konuların ele alış biçimi bakımından Birliğin geleceği heyecan vericidir. Birlik geçiş süreci yaşamaktadır; ancak bu uzlaşmacı tartışma platformu sürdüğü müddetçe sorunların üstesinden gelecektir. Meşruiyet temelini halkın desteğinden alan bu Kurum muvaffak olmaya elbette muktedirdir.