Projenin ikinci büyük başlığı olan ""B. Stratejik Bağlam"" başlığı, 1. Proje tarafından desteklenen Sektöre Bağlı Ülke Yardım Stratejisi (CAS) Hedefi, 2. Temel Sektör Konuları ve Hükümet Stratejisi, 3. Projede ele alınacak sektör ve stratejik seçimler biçiminde üç alt başlığa ayrılmaktadır.
1. Proje tarafından desteklenen Sektöre Bağlı Ülke Yardım Stratejisi (CAS) Hedefi
Bu başlık altında, yürütülecek birtakım stratejik eylemlerden söz edilmektedir [i) Çevre Bakanlığına ilişkin eylemler, ii) Kamu bilinçlendirme kampanyaları, ilgi gruplarının çeşitli aşamalardaki katılımını artırma, iii) İlgi grupları ile yasal, politik, düzenleyici konularına yönelik doğal kaynak koruma stratejisi belirtme]. Bu kapsamda, ayrıca bir projenin hazırlanması, yardım stratejisinde tanımlanan bir çevre açısından önemli görülmektedir. Yine bu başlık altında, ""1a. Küresel Çalışma Stratejisi/Projenin hitap ettiği program hedefi"" alt başlığı bağlamında, projenin daha önce belirttiğimiz hedefine yer verilmekte, Türkiye'nin Biyolojik Çeşitlilik Antlaşmasını imzaladığından, proje alanlarının birtakım çalışma programlarına uyumundan, korumanın yerel arazi kullanımıyla entegrasyonuyla gerçekleştirilmesinin desteklendiğinden vs. söz edilmektedir. Ayrıca projenin ekosistemlerin sürdürülebilir kullanımı üzerinde odaklandığı ve yerel toplulukların orman ve arazi yönetiminde yönetici ve kullanıcıların etkin katılımının desteklendiği, biyolojik çeşitlilik sorunlarının, iyileştirilmiş orman, tarım ve turizmle birleştirilmesinin, entegre edilmesinin, yerel topluluklar için ekonomik teşvikin ve alternatif geçim kaynaklarının geliştirilmesinin öngörüldüğü belirtilmektedir.
Değerlendirme:
Proje kapsamında yapılacağı belirtilen stratejik eylemler bağlamında ""kamu bilinçlendirme kampanyaları""ndan söz edilmektedir. Son zamanlardaki sınırlı bir iki toplantı dışında, Macahel açısından projeyle ilgili kapsamlı ve daha önemlisi ""somut"" bilgilendirme yapılmamış, aksine bundan kaçınıldığı gibi bir izlenim verilmiştir. Yapılan bilgilendirmeler de tamamen soyut ve halkın (en önemli ilgi grubunun) anlayamayacağı bir dilde yapılmıştır, yapılmaktadır.""İlgi gruplarının katılımı"" noktasında ise, Macahel adına projenin gerek hazırlanış, gerek uygulanış aşamasında kimlerin katıldığı veya bunların gerçekten Macahel'i temsil edip etmedikleri belirli değildir. Anlaşıldığı kadarıyla, şu an itibariyle projeye böyle bir katılım söz konusu değildir. Yasal, politik koruma stratejilerini belirlemede ilgi gruplarının katılımı konusunda da durum farklı olmayıp, olması gereken katılım sağlanamamıştır. Bundan başka, projenin desteklediği belirtilen, orman ve arazi kullanımında yer halkın yetkisi, biyolojik çeşitliliğe ilişkin meselelerin (ne gibi meseleler olduğu aslında belli olmayan, yine soyut ifadeler) aşılmasında, entegrasyonu öngörülen yerel arazi kullanımı, orman, tarım, turizm yönetimi, ekonomik teşvik gibi konularda, proje yönetimi tarafından gerçekleştirilen bir faaliyet, girişim şu an için yoktur. Turizme ilişkin entegrasyonun, yörede istenmeyen ve yöreyi biyolojik açıdan kirletmeye başlayan Vakfa ihale edildiği anlaşılmaktadır.
2. Temel Sektör Konuları ve Hükümet Stratejisi
Bu başlık altında, öncelikle genel olarak Türkiye'nin sahip olduğu biyolojik çeşitlilik (bitkisel çeşitlilik, göçmen kuşları vs.) anlatılmakta, ardından Orman Bakanlığının (Milli Parklar Av ve Yaban Hayatı Genel Müdürlüğü) ve Çevre Bakanlığının ülke çapında sorumlu oldukları konular ve alanlara değinilmekte, daha sonra Türkiye'in doğal kaynaklarını sürdürülebilir bir şekilde kullanımını ve biyolojik çeşitliliğini etkileyen beş temel sorun sayılmaktadır (örneğin, iii) sürdürülebilir olmayan mera ve otlatma kaynak yönetimi sistemleri vs. Ayrıca nüfus artış oranı, hızlı kentleşme ve tarımın yoğunlaşmasının bu sorunları artırdığı belirtilmiştir). Yine bu kapsamda, sürdürülebilir kaynak yönetiminde olumlu bulunan birtakım faaliyetlerden söz edilmekte, Çevre Bakanlığı'nın konuyla ilgili eylem planlarına yer verilmekte, hükümetin, giderleri GEF tarafından karşılanan bir projenin (Genetik Kaynakların Yerinde Korunması Projesi) pilot aşamasını tamamladığı belirtilmektedir. Daha sonra orman kaynak yönetimine değinilmekte, bu konudaki planların yeterli olmadığı (orman köylülerinin gereksinimlerine karşılık vermediği), orman köylülerinin orman kaynaklarına ekonomik bağımlılıklarının, ülkenin orman kaynakları ve biyolojik çeşitliliği için önemli tehdit oluşturduğu ve sonuçta Orman Bakanlığının yerel toplulukları orman yönetimine katmak için programlar geliştirdiği, Dünya Bankasının yardımı ile bu sektörü gözden geçirmeyi (a) orman köylülerinin yoksulluğunun azaltılması, b) Sürdürülebilir kaynak kullanımı ve yönetimi biçiminde) üstlendiği ifade edilmektedir. Bu başlıkta son olarak, hükümetin sürdürülebilir mera ve otlatma kaynağı yönetimi ve su kaynakları ile ilgili hedeflerine yer verilmektedir. Mera ve otlatma konusunda, Dünya Bankası destekli Doğu Anadolu Havza Islahı Projesinin bulunduğu, su konusunda sulama sistemlerinin işletme ve bakımı faaliyetlerinin desteklendiği belirtilmektedir.
Değerlendirme:
Görüldüğü gibi, bu başlık altında daha çok, sürdürülebilir kullanım ve biyolojik çeşitlilik konusunda bütün ülke çapındaki sorunlar ve hükümet stratejileri ele alınmaktadır. Bunların içinde Macahel bazında değerlendirmeye tabi tutulabilecek konular, tüm Türkiye açısından sorun olarak gösterilen mera ve otlak kaynak yönetimi, nüfus artışı, hızlı kentleşme ve tarımın yoğunlaşması konuları ile orman köylülerinin ormana bağımlılıkları, orman yönetimine katılmaları ve yoksulluğun azaltılmasıdır. Mera ve otlak yönetimi bağlamında, ileride proje gerekçesi ile ilgili açıklamalarda daha ayrıntılı olarak değinileceğinden, şimdilik şu kadarı ifade edilmelidir ki, yöresel sıkı örf ve adetlerin etkisiyle Macahel'e oldukça başarılı bir mera ve otlak yönetiminin mevcut olduğunu rahatlıkla ifade edebiliriz. En basitinden yaylacılık bunun somut bir örneğidir. Nüfus artışı, kentleşme ve tarımda artış, Macahel'e söz konusu bile değildir. Aksine göçlerle nüfus azalmakta, kentleşme bulunmamakta, tarım alanları zaten sınırlı seviye bulunmaktadır. Ancak, son yıllarda, hiçbir plana tabi olmadan yapılan birtakım turistik tesisler ve yöre mimarisine uymayan yapılar, turizme bağlı yöreli olmayan nüfus artışı endişeye değer gelişmelerdir. Bir orman köyü sayılan Macahel ve orman köylüleri olarak kabul edilen Macahellilerin, geçimlerini sağlamaları noktasında ormana bir bağlılıklarının olmadığı çeşitli yazılarda defalarca vurgulanmıştır. Orman yönetimine katılma konusunda ise, zaten fiilen varolan bu katılımın, özel orman statüsü ile resmileştirilmesi teklif edilmiştir. Bununla bağlantılı olarak, bilindiği kadarıyla Orman Bakanlığının, ormanların halka satılması, bir anlamda özelleştirilmesi, özel orman statüsüne geri dönüş biçiminde bir düşüncesi söz konusudur. Böyle bir düşüncenin, kamuoyu desteğiyle gerçeğe dönüşmesi ve böylece Macaheldeki fiili durumun resmileşmesi umulur. Orman köylülerinin yoksulluğunun azaltılması noktasında ise, çeşitli karşılıksız kredi destekleriyle, taktire şayan birtakım faaliyetlerin yapıldığı görülmektedir.
3. Projede ele alınacak sektör ve stratejik seçimler
Bu başlıkta ise, öncelikle proje kapsamında yapılacak faaliyetlerle, yukarıda değinilen ülkesel sorunların çözümüne katkıda bulunulacağı belirtilmiş, dört pilot bölgede hazırlanıp uygulanacak olan koruma alanı yönetim planlarının ülke çapında yaygınlaştırılması için yeni mekanizmaların geliştirileceği ifade edilmiştir. Benzer şekilde proje kapsamında yapılacak faaliyetlerin, sürdürülebilir mera ve otlatma kaynağı yönetimi ve su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı konularına da örnek olacağı ve bunlara destek oluşturacağı ifade edilmiştir. Daha önemli olarak, projenin, biyolojik çeşitliliğin korunmasıyla turizmi geliştirmeyi bütünleştirme açısından, Turizm Bakanlığı, Kültür Bakanlığı, turizm birlikleri, yerel tur operatörleri ile sıkı işbirliği içinde çalışacağı belirtilmektedir. Amacın, çevre bilinçli turizmin dört proje alanındaki koruma hedeflerini nasıl desteklediğini gösterme olduğu belirtilmektedir. Tema dahil (Türkçe metinde ismine yer verilmese de İngilizce metinde yer almaktadır) ulusal ve yerel sivil toplum kuruluşlarının, çevrenin korunması, sürdürülebilir kırsal kalkınma gereksinimi bakımından kamu bilincini artırmada etkin görev aldıkları söylenmektedir.
Değerlendirme:
Mera ve otlak kaynakları yönetimine yukarıda değindiğimizden tekrar girmiyor ve projenin bu konuda Macahel'e bir yenilik getirebileceğini sanmıyoruz. Biyolojik çeşitliliği koruma ile turizmin bütünleştirilmesi ise, turizmle çevrenin bir ikilem oluşturması dikkate alınırsa, projenin en önemli handikaplarından, çelişkilerinden biri olduğu söylenebilir. Turizmin koruma hedeflerini nasıl destekleyeceğini göstermenin bu konudaki amaç olduğu belirtilmektedir. Turizmin, doğanın korunmasını nasıl destekleyeceği gerçekten bir merak konusu ve artık meşhur bir tabirle bir ütopyadır. Bu şekildeki vardığımız sonuç, soyut bir iddia olmayıp, Türkiye'nin diğer bir çok yerindeki örnekler bir yana, bizzat Macahel'de görülebilen olumsuz örneklerle ispat edilmiş bir gerçektir (bakınız, sitenin ""Macahel'de Turizm"" adlı bölümü). Turizmin tamamen reddedilmeyerek, ancak sıkı kontrolün bulunduğu bir plan dahilinde yapılması belki bir nebze anlaşılabilir. Ancak, Proje teorik olarak nerdeyse üç yıldır uygulamada olduğu halde, Macahelde hiçbir plan ve kontrolün bulunmadığı (askeri yasak bölge olması ve turizmin bu bölgelerde yasak olması bir yana) turizm malum Vakıfça yapılmaktadır. Bu dahi projedeki birtakım ifadelerin tamamen soyut, gayri samimi ve ütopik olduğunu açıkça göstermektedir. Bu bağlamda çevre koruma konusunda kamu bilincini artıracağı belirtilen sivil toplum kuruluşlarından Tema'nın çevrenin korunmasındaki samimiyetsizliği açısından, daha önce İstanbul'da ortaya koyduğu örneklere bir yenisini Macahel'de eklemiştir ve gerekli önlemler alınmazsa eklemeye devam edecektir. Bu nitelikteki bir kuruluşun, çevre koruma konusunda bilinci artıramayacağını izah etmeye gerek yoktur. Zaten Macahel açısından ve özellikle 12 ay orada oturan diye tabir edilen Macahelliler için böyle bir bilinç eksikliği söz konusu değildir. Kırsal kalkınma noktasında ise, sözü geçen kuruluşun, yörenin kalkınmasına kapsamlı bir katkısı bulunmamakta, yapılan faaliyetler daha çok kendi kazançları ve kendilerine şimdilik destek veren birkaç kişinin kazançlarından ibaret olmaktadır. Turizm konusunda, ""yerel tur operatörleri"" sıkı işbirliği içinde çalışılacağı belirtilmektedir. Bu bağlamda sıkı işbirliği içinde çalışılacağı belirtilen ""yerel"" tur operatörü Tema Vakfı olarak kabul ediliyorsa, yukarıda getirdiğimiz eleştiriler, burada da aynen geçerlidir ve bu kuruluş, Macahel ""yerelinde"" ve daha önemlisi turizmin Macahel çevresinin korunmasıyla bütünleştirilmesi noktasında işbirliği içinde olunabilecek bir özellikte değildir.
Bu başlıkta son olarak, ""Önemli Sektör Sorunu ve Stratejik Seçim"" konulu bir tabloya yer verilmekte ve yukarıda anlatılanlar bir anlamda özetlenmektedir.